Vali Canbolat'tan Bursalılara 'deprem' uyarısı

Vali Canbolat

Bursa’nın deprem riski yüksek bir coğrafyada yer aldığını vurgulayan Bursa Valisi Yakup Canbolat, Bursalılara çok önemli uyarılarda bulundu.

Deprem senaryolarının hep İstanbul için konuşulduğunu kaydeden Vali Canbolat, bu konularda Bursa’nın da geride kalmaması gerektiğini kaydetti ve uyarılarda bulundu.

Olay Gazetesi Yazarı Ahmet Emin Yılmaz, Vali Yakup Canbolat'ın deprem konusunda yaptığı önemli açıklamaları bugünkü köşesinden okuyucularına aktardı.

Vali uyardı: Bursa’nın deprem riski yüksek, kent hassas değil!

Gerçek olan şu: Başta deprem olmak üzere can yakan afetler yaşandığında korku havası oluşuyor, fakat kısa süre sonra rutin yaşama dönülüyor.

Geçmişte…

Türkiye ile Japonya arasındaki “Afet Zararlarının Azaltılması İşbirliği Anlaşması” kapsamında Japonya’ya gidip eğitim alan Bursa Valisi Yakup Canbolat’ın kritik bir uyarısı var:

“Bursa afet riski yüksek bir il, ama maalesef kent hassas değil. Oysa her alanda ve her anlamda başta deprem, afetlere hazır olmamız gerekiyor.”

Şunun da altını çizdi:

“Hep İstanbul için deprem senaryoları konuşuluyor, ama Bursa da bu konulardan geri durmamalı. Çünkü afet konular rutine dönmemeli.”

Önceliği depreme vererek afetlere hazırlıklı olma uyarısı yapan Vali Canbolat, 1855’ten bu yana Bursa’da çok büyük deprem olmadığını anımsattı.

Bu noktada…

“Afet yönetiminin önemine” dikkat çekerken söylediği de şu:

“Deprem ülkesi Japonya ile yapılan JICA anlaşması kapsamında gözlem ve incelemeler için bu ülkeye gittim. Depremle yaşayan ülkelerin bunu bir yaşam felsefesi haline getirmeleri ve yaşamın her adımında deprem kriteri uygulamaları gerektiğini orada gördüm.”

Şunu vurguladı:

“Japonya’da afet eğitimi anaokulunda başlıyor.”

Bizdeki anlayışa örnek verdi:

“Deprem senaryosu yapılıyor, toplanma ve afet merkezi senaryoda var. Fakat oraya giden yalnızca bir yol var. O yol kapanırsa alternatifi yok.”

Önemsediği nokta şu:

“Daha az zarar görülmesi ana hedef. Hasar büyük ve zayiat fazla olursa, büyük ekip kurmak da yetmez. Onun için önce deprem başta olmak üzere afet kültürünü benimsemeli ve kentlerimizi buna göre hazırlamalıyız.

Bir uyarısı da şu:

“Kentte deprem olursa, büyük bir afet meydana gelirse doğal olarak herkesi etkileyecek. Kurumlar da etkilenecek. O nedenle planları çevre illerle irtibatlı yapmak gerekiyor.”

Önerisi şu:

“Deprem olmadan hasarı azaltmaya yönelik yapılabilecekler var. Binaların statik hesabından kentsel dönüşüme kadar afet yönetimi planlanmalı.”

Şunu da ekledi:

“Fakat maalesef başarılı değiliz.”