Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, aramızdan ayrılışının 78’inci yılında Nilüfer’de saygı ve özlemle anıldı. Törende konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Atatürk demek, özgürlük demektir, aydınlık demektir, vatanseverlik demektir. Atatürk demek, çağdaşlık demektir” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikalinin 78’inci yıldönümünde, Nilüfer’de hayat bir dakikalığına durdu. Nilüfer Belediyesi Halk Evi önündeki Cumhuriyet Meydanı’nda Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü anma töreni düzenlendi.
Törene, Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ile eşi Seden Bozbey, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Mehmet Turan Tansal, CHP eski Bursa Milletvekili Kemal Demirel Nilüfer Belediyesi Başkan Yardımcıları ve Meclis Üyeleri, Nilüfer Belediyesi personeli,
Nilüfer Belediyespor yönetimi ve sporcuları, muhtarlar ile çok sayıda vatandaş katılım gösterdi.
Atatürk Anıtı’na çelenklerin sunulmasıyla başlayan törende saat 09.05’te sirenler eşliğinde saygı duruşunda bulunuldu.
Aynı anda Nilüfer Belediyesi’nin çağrısı üzerine tüm kentte saat 09.05'te herkes, geçmişi ve geleceği düşünerek, Cumhuriyet için, çağdaşlık için, bağımsızlık için, unutturulmaya çalışılan değerler için, ‘Atamızı unutmadık buradayız’ demek için, ‘O’nun izinden ayrılmayacağız’ demek için korna ve cep telefonlarından siren sesi çaldı
Törende İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey konuşma yaptı.
ATATÜRK DEMEK ÖZGÜRLÜK DEMEKTİR
Konuşmasına Gazeteci-yazar Vâlâ Nureddin’in ‘Ne mesut millettik, ne büyük mateme gömüldük’ sözleriyle başlayan Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, sarayın, saltanatın değil, halkın egemenliğinin tek güç olduğu gerçeğini yerleştirmeye çalıştı. Bağımsızlığın, bu topraklara hakim olması gereken tek kavram olduğunu anlattı. Bize düşen, yas tutmak değil, O’nu anlamak. Bize düşen, Havza Genelgesi’ni, Amasya Genelgesi’ni, Erzurum ve Sivas Kongrelerini tekrar tekrar okumak ve bu güne uyarlamak. Yurttaşların hangi din ve ırktan olduğuna bakılmaksızın birlik ve beraberliği, kimsenin ötekileştirilmemesi, Havza Genelgesi’yle daha o yıllarda vurgulanıyordu. Oysa biz bugün, hala birbirimizi kamplara ayırıyoruz. Laik, demokratik, adil ve özgür bir ülke olma yolunda daha atılacak çok adımımız, gidilecek çok yolumuz var” dedi.
Cumhuriyet’in aydınlanmacı mücadelesine ve kararlı direncine büyük ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Başkan Bozbey, Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Subay ve Komutan ile Söyleşi’ kitabından ‘Evet, inkılap yapacağız. Bugüne kadar yapılan inkılap kâfi sayılmaz. Fazlasını yapacağız. Memleketi bin bir akılsızın eline ve keyfine bırakamam’ sözlerine değindi.
Atatürk ilkeleri ve Atatürkçülük’ün, Türk milletinin ihtiyaçlarından doğduğunu, gerçekçi, yenileşmeye açık ve çağdaş bir sistem kurmayı amaçladığını belirten Bozbey, “Atatürk demek, özgürlük demektir, aydınlık demektir, vatanseverlik demektir. Atatürk demek, çağdaşlık demektir. O, 78 yıl önce bugün, milletin bağımsızlığı için, birlik ve beraberliği için, dünya barışı için, özgürlük için eğitim, bilim, fen, sanat, spor ve kültür için, çağdaş uygarlıklar düzeyine ulaşmak için yaptığı mücadeleyi bize emanet etti” şeklinde konuştu.
Nilüferliler olarak Atatürk devrimlerine ve ilkelerine sahip çıktıklarını ifade eden Başkan Mustafa Bozbey, Behçet Kemal Çağlar’ın ‘Nöbetçi Millet’ şiirini okudu ve konuşmasını “Yolundan ayrılmayacağımızı bir kez daha vurgulayarak, O’nun yüce anısı önünde saygıyla eğiliyorum” sözleriyle tamamladı.
