Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, okulların tatil programlarında yapılması planlanan değişikliklere ilişkin bölgelere göre tatilin söz konusu olabileceğini belirterek, "Bu konuyla ilgili kısa zamanda bir açıklama yapacağız. Bunu Kültür ve Turizm Bakanlığımızla da başka kurumlarla da görüştük. Tatillerin düzenlemesi, araya küçük tatiller koymakla ilgili bir açıklamamız olacak." dedi.
Bakan Selçuk, CNN Türk'te "Buket Aydın ile 40" programına katılarak, eğitim gündemine ilişkin soruları yanıtladı.
"Zorunlu yabancı dil eğitimi kalkacak mı?" sorusu üzerine Selçuk, bu konuda "kalkacak veya kalkmayacak" şeklindeki bir yaklaşımı doğru bulmadığını vurguladı. Ziya Selçuk, "Eğer hazırlık sınıfı olan bir okul varsa oradaki yaklaşımımız değişik, meslek liselerinde yabancı dille ilgili yaklaşımımız değişik. Bazen 4 sene verebiliriz bazen bir sene verebiliriz. Yani bu kalkacak ya da kalkmayacak biçiminde değil de hangi çocukların neye ihtiyacı var, bunu saptamak önemli." değerlendirmesinde bulundu.
Bunun saptanmasına ilişkin model çalışmalarının bulunduğunu söyleyen Selçuk, "Bunu aceleye getirip sadece müfredatı değiştirerek İngilizce öğretemeyeceğimizi biliyoruz. Bunun yanı sıra öğretmen eğitimi, araç gereç yönetimi çok önemli." diye konuştu.
Selçuk, ekosistemin bütün paydaşlarının birlikte dönüşümüyle yol alınacağının altını çizdi.
Bakan Selçuk, "mavi balina internet oyunu" kastedilerek, "Çocukları istismar eden dijital saldırılara karşı nasıl önlemler alınmalı? Sizin bu konuda çalışmalarınız var mı?" sorusu üzerine, bu konuda çalışmalar yürütüldüğünü kaydetti.
Bu konuda yüzbinlerce öğretmene, öğrenciye bilinçli internet kullanımı gibi konularda eğitim verildiğini aktaran Selçuk, "Bir android aplikasyonumuz var siber zorbalık konusunda, çok sayıda videolar hazırladık anne babalara rehberlik olsun diye. Eğer bir çocuk duygusal olarak rahatlarsa, düşünsel olarak açlığı giderilirse, eylemsel olarak aileyle bütünleşirse bu tür konularda çok fazla sorun yaşamaz diyebilirim." değerlendirmesinde bulundu.
Eğitim fakültelerinin kontenjanlarının azaltılması
Milli Eğitim Bakanı Selçuk, "YÖK'le eğitim fakültelerindeki öğretmenlik bölümleri kontenjanlarına yönelik çalışmaya" ilişkin soru üzerine, Türkiye'nin, insan kaynaklarını yönetmek zorunda olduğunu belirtti.
2040 yılına kadar hangi branşta ne kadar öğretmene ihtiyaç olduğuna ilişkin simülasyonlarının bulunduğunu, bu konuda göç, nüfus artışı gibi unsurlar dikkate alınarak bazı tahminlerinin söz konusu olduğunu anlatan Ziya Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunu bildiğimiz halde neden ihtiyacımızın çok ötesinde mezun olsun? Bu çocukların hepsi umut besliyor, bir gelecek peşinde. O zaman bizim daha rasyonel bir tabloya ihtiyacımız var. Peyder pey hemen önümüzdeki yılda eğitim fakültelerinin kontenjanlarının azaltılmasıyla ilgili bir mutabakatımız var. Kısmi bir azaltma bu. Büyük bir azaltma değil ama peyder pey yıllar içerisinde daha da azaltıp Türkiye'nin öğretmen ihtiyacıyla mezun sayısı arasındaki ilişkiyi rasyonel bir hale getirmek istiyoruz. Bakanlık olarak eğitim fakültelerinde bir alan daraltımı gibi bir talebimiz yok. Biz sadece 'Türkiye'nin fotoğrafını çekelim, mezun sayısına bakalım, önümüzdeki projeksiyona bakalım, hangi yılda ne kadar ihtiyacımız var ve bunu makul bir çerçeveye çekelim' niyetindeyiz."
Bakan Selçuk, "Formasyon kime lazım, öğretmen olacak kişiye lazım. O zaman öğretmenliği kazanan kişiye biz onu ücretsiz olarak verelim. Ücret de ödemesin, umuda da kapılmasın boşu boşuna, kim kazandıysa o formasyonu alsın. Bundan sonraki süreci o şekilde yönetiyoruz." açıklamasında bulundu.
Okula başlama yaşı
Milli Eğitim Bakanı Selçuk, "Okula başlama yaşı bir daha değiştirilir mi, bu son mu?" sorusu üzerine, bu değişikliğin son olduğunun altını çizdi.
Selçuk, şöyle konuştu:
"4+4+4 ile birlikte iki çağ nüfusu birbirine karıştı. Yani 5 yaş ve 6 yaşın çocukları sistemden dolayı aynı sene okula başlama durumunda kaldılar. Bizim çağ nüfusunun yüzde 40 daha üstünde öğrencimiz oldu aynı sene. Fakat aynı sınıfta çok farklı becerilere ve birikime sahip çocuklar olunca çocuklar aslında yaşlarından ya da materyalden kaynaklanan eksikliği kendi yeteneklerindeki eksiklik zannettiler. Çocuk da bir sorun yok aslında, 5-6 ay daha beklese o da yapacak onu. Aile tercihi sonucunda daha erken ya da daha geç olması elbette söz konusu olabilir ama biz ulusal düzeyde bir standart koyup çağ nüfusunu dikkate almak zorundaydık."
Bu çalışmayı "çocuğum rapor alsın mı almasın mı?" gibi tartışmaların önüne geçmek, meseleyi berraklaştırmak için yaptıklarını anlatan Selçuk, bu konuda 69 ayı ortalama olarak ele aldıklarını, velilerin bu konuda çocuklarının kişisel durumuna bakarak hareket etmesi gerektiğini kaydetti.
"Öğrencilerimizin istemediği okula yerleştirilmesi söz konusu olmayacak"
Velilerin, imam hatip okulları sayısının çok olduğu, çocuklarını imam hatipler dışında yerleştirecek okul bulamadığı konusunda eleştirilerinin bulunduğu belirtilerek, "İmam hatip okulları velilerin şikayet ettiği kadar çok mu?" sorusu yöneltilen Selçuk, uygulamadaki bazı aksaklıklardan dolayı birtakım şikayetlerin bulunduğunu ifade etti.
Ziya Selçuk, uygulamadaki aksaklıkların ortadan kaldırılacağını vurgulayarak, "Bu anlamda sıkışıklığın azalması hatta yok olmaya doğru gitmesi söz konusu olacak. İmam hatip okullarımız da diğer okul türleri gibi velilerin talepleri doğrultusunda açılıyor. Öğrencilerimizin istemediği bir okula yerleştirilmesinin de söz konusu olmayacağını rahatlıkla söyleyebilirim." dedi.
Öğretmenlik Meslek Kanunu
Selçuk, Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili soruya yanıt verirken, öğretmeni, eğitim yöneticilerini bu kanunla belirli bir standarda doğru yöneltmenin önemine işaret etti. Bakan Selçuk, "Kanunla ilgili şunu da söylemek isterim, sanki bu kanun yazılmış bitmiş ve yasalaşmaya hazırmış gibi bir algı ya da duyum da söz konusu. Böyle bir şey söz konusu değil, bizim hazırlıklarımız bitmek üzere. Bittikten sonra kamuoyuyla paylaşacağız ve bütün sivil toplum örgütlerinin, sendikaların görüşünü alacağız. Ondan sonra bunu yürüteceğiz." şeklinde konuştu.
Milli Eğitim Bakanı Selçuk, personel rejimi, okul müdürlerinin görev standartlarının ortaya konulması, ödüllerle ilgili bir çok hususun kanunda yer aldığını, kanunla öğretmenin öğretmenlik meslek statüsünün yükseltilmesinin amaçlandığını söyledi.
"Bölgelere göre tatil olabilir"
Bakan Selçuk, "Okulların tatil programıyla ilgili bir değişiklik yapılacak mı? Bölgelere göre tatil düzenlemesi mümkün mü? sorusu üzerine, bölgelere göre tatilin şu anki mevzuatla da mümkün olabileceğini ifade etti.
Tatil süreleri konusundaki farklı uygulamalara, Türkiye'de özellikle doğudaki birçok ilde ağır kış şartlarına işaret eden Selçuk, şunları kaydetti:
"Biz bu tek tip anlayışımızdan kaynaklanan neden dolayısıyla, bölgesel tedbir almakta biraz zorlanıyoruz. Aslında sayın valilerin denetiminde bu konu. Fakat önümüzdeki süreçte bu konuyla ilgili kısa zamanda bir açıklama da yapacağız. Bunu Kültür ve Turizm Bakanlığımızla da başka kurumlarla da görüştük. Tatillerin düzenlemesi, araya küçük tatiller koymakla ilgili bir açıklamamız olacak. Fakat Türkiye birden bire hemen 200 gün, 220 gün olsun gibi bir hazırlığa henüz sahip değil. O, zaman içerisinde dikkate alınabilecek bir şey. Şu anda biz mevcudu ne kadar iyi yapabilirizin peşinde olmalıyız ve bu amaçla da bölgelere göre tatil olabilir, bunun önü açılabilir. Konuyla ilgili takvimi ilan ettiğimizde aslında sayın valilerin zaten yetkisinde olan bazı hususların çok daha işlevsel bir biçimde bölgesel olarak yapılması söz konusu olacak."
Sözleşmeli öğretmenlerin durumu
Atama bekleyen öğretmenlerin durumu konusunda Bakan Selçuk, belli bir çerçevede atama yapmaya devam edeceklerini, peyder pey yıllar içerisinde açığı gidereceklerini, ücretli öğretmen sayısını azaltıp kadrolu, sözleşmeli öğretmen sayısının artmasıyla ilgili bir süreci uyguladıklarını dile getirdi.
Milli Eğitim Bakanı Selçuk, "Sözleşmeli öğretmenlerin durumuyla ilgili bir düzenleme yapılacak mı?" sorusuna, "Öğretmenlik Meslek Kanunundaki düzenlemeler onlar için de iyileştirmeyi içeriyor. Mevcut durumun daha da iyileşmesi lazım ve bunun için de elimizden geleni yapacağız. Elbette Meclis son karara sahip olan, söz sahibi olan. Biz Bakanlık olarak belirli hazırlıkları yapmak ve arz etmek durumundayız." yanıtını verdi.
Bu anlamda kanunu beklemeden, şu anda 4 artı 2 olan zorunlu hizmetle ilgili sürenin 3 artı 1'e indirileceğini açıkladıklarını anımsatan Selçuk, bunu her şekilde hayata geçireceklerini vurguladı.
Ziya Selçuk, özel okullar fiyatlarına yapılan zamlarla ilgili velilerin şikayetlerinin hatırlatılması üzerine, velilerin sadece çok yüksek ücretli bazı okullara yönelik tepkilerinin bulunduğunu söyledi. Selçuk, bu konuda bakanlık olarak görüşmeler yaptıklarını, zamlarla ilgili olabilecek üst sınır konusundaki kriterlerin prensip olarak ele alındığını anlattı.