İş yerlerinde gittikçe artıyor! Mutlaka iyileştirilmeli...
Türkiye'de ve dünyada iş yerinden memnun olmayan ve tükenmişlik sendromu yaşayanların sayısı gittikçe artarken bu nedenle ortaya çıkan iş gücü kaybı ise dikkat çekiyor.
Araştırmalara göre, işyerinde tükenmişlik sendromu yaşayanların sayısında ve bundan kaynaklı ekonomik maliyette artış var.
Tükenmişlik sendromunu önlemeye yönelik hamleler ise bu kayıplardan çok daha az maliyetli.
Psikiyatrist Yrd. Doç. Dr. Hakan Karaş, çalışanları destekleyici tutumların verimliliği arttırdığını belirterek şunları söyledi:
“Sadece işsizlik değil, olumsuz ve stresli bir çalışma ortamı da fiziksel ve ruhsal sağlık sorunlarına yol açabiliyor. İşverenlerin ve yöneticilerin çalışanları destekleyici tutumları ve olumlu bir çalışma ortamı oluşturma ile ilgili girişimleri ise çalışan devamsızlığını en aza indirip, çalışanların ruh sağlığını iyileştiriyor. Böylece verimlilik yükseliyor. Çalışanın iş yükünün artması, iş yükünün bir bölümünün ‘gereksiz' olarak algılanması, uzun mesai saatleri, görev dağılımı ve rollerin net olmaması, çalışanların olumlu geri bildirim almaması, düşük ücretler memnuniyetsizliğin yanı sıra fiziksel ve ruhsal sağlık için riskli bir işyeri ortamı oluşturuyor. Tüm bu faktörler çalışanın iş yerine yabancılaşmasına ve kontrol duygusunu yitirmesine yol açıyor. Günümüzde çoğu işyeri, çalışanın sağlığını ve güvenliğini iyileştirici adımlar atmak yerine; işsizler arasından yeni eleman alımının öncelikli işyeri politikası olarak benimsiyor. İşyeri yönetiminin çalışanın esenliği, sağlığı ve güvenliği ile ilgili politikası yetersiz ise tüm bu faktörlerin ortaya çıkması kaçınılmaz oluyor.”