O zamanki adı Eskişehir Demiryolu Fabrikaları olan Türkiye Lokomotif ve Motor Sanayii AŞ'de (TÜLOMSAŞ), Cemal Gürsel'in talimatıyla 1961'de üretilen Devrim isimli 4 otomobilden biri olan araç, Cumhuriyet'in 95, üretiminin ise 57. yılında sergilendiği müzede ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Yapımı 4,5 ayda tamamlanan ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda, talimatı veren Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'e tanıtılan ilk milli ve yerli otomobil Devrim, üretildiği yıl, yine Gürsel'in talimatıyla trenle Ankara'ya götürüldü. Demiryolu kanunları gereği deposuna az akaryakıt konulan Devrim, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında Gürsel'in test amacıyla kullandığı sırada benzini bitip durdu. Bunun ardından trenle Ankara'dan Eskişehir'e getirilen Devrim, bir süre fabrika içinde kullanıldı. Dönemin zor koşullarına rağmen 4,5 ay gibi kısa bir sürede yaklaşık 200 Türk mühendis ve işçisinin emeğiyle "siyah", "beyaz", "mavi boncuk" ve "gecekondu" isimleri verilerek 4 adet imal edilen otomobillerden günümüze kadar gelen ve adı daha sonra Devrim olarak belirlenen otomobil, TÜLOMSAŞ'ta sergileniyor. Ziyaretçilerin ilgi gösterdiği Devrim'in sergilendiği müzede, otomobilin yapımında kullanılan kaynak motoru, matkap ve torna tezgahları, yapım aşamalarının çekildiği fotoğraf makinesi, kumpas, pergel, cetvel, çizim masası, kireç taşından maketi, yedek parçalar, Sivas'ta demiryollarında dökülmüş orijinal motor bloku ve çalışmaların görselleri yer alıyor. Uzun ve kısa farları ayakla kumanda edilen, kontak anahtarıyla ve manuel olarak da çalıştırılabilen Devrim, bu özellikleriyle de dikkati çekiyor. Bin 250 kilogram ağırlığında ve saatte maksimum 140 kilometre hız göstergesine sahip Devrim'e güvenlik gerekçesiyle benzin konulmuyor, aküsü sökülüyor. Devrim otomobilinin sergilendiği müze, ziyaretçilerin yoğun ilgisi göz önüne alınarak TÜLOMSAŞ tesislerinin farklı bir bölgesinde oluşturuldu. 8 ay önce açılan müze, yaklaşık 95 bin ziyaretçiyi ağırladı. Devrim otomobilini görmek için ülkenin dört bir yanından gelen ziyaretçiler, ilk yerli tasarım araçla hatıra fotoğrafı çektiriyor.
"BİR BAŞARI ÖYKÜSÜ"
Devrim'in mühendislerinden İsmail Hakkı Erdem'in oğlu Mümtaz Erdem, AA muhabirine yaptığı açıklamada, otomobilin yapımının gerçek bir başarı öyküsü bulunduğunu, büyük emeklerin harcandığına ailece tanık olduklarını söyledi. Otomobilin yapımında yer alan ekibin başarılı mühendisler ve işçilerden seçildiğini ifade eden Erdem, şöyle konuştu: "Bu insanlar zor koşullarda otomobil gibi teknolojik bir ürünü üretmeyi başardı. Dünyanın önemli markalarıyla boy ölçüşecek bir otomobili üretmek için büyük çaba gösterdiler. Cıvatasından motor pistonuna kadar her biri ayrı ayrı ekiplerin çalışmasıyla ortaya çıkan bu eserin, halen anahtarını çevirdiğinizde çalışıyor olması, o günkü benzin konulmama gibi mazeretin ne denli yanlış olduğunu bize gösteriyor. Bir başarı öyküsü yarattıkları için biz onları her zaman şükranla, minnet ve rahmetle anıyoruz."
ZİYARETÇİLERDE DEVRİM İLGİSİ
Hafta sonu tatili için Kocaeli'den Eskişehir'e gelen Kenan Balcı, Devrim otomobilini görmenin kendilerini gururlandırdığını belirterek, projenin geliştirilerek devam etmemesinin üzüntü verici olduğunu söyledi. Eskişehir'de 1961 yılında böyle bir projenin hayata geçirilmesinin büyük bir onur kaynağı olduğuna değinen Balcı, "Tıpkı Devrim otomobili gibi yeniden yerli ve milli otomobillerimizin üretilmesi bizleri mutlu eder." dedi. Manisa'dan ailesiyle Eskişehir turuna katılan 11 yaşındaki Arda Bilir de tarihi güzellikleri içinde barındıran müzede güzel vakit geçirdiğini belirterek, "Otomobilin çok ilginç bir hikayesi var. Bu araç bizim onur kaynağımız." dedi. İstanbul'dan gelen emekli öğretmen Güzin Kaynar ise Devrim otomobilini gördüğünde çok duygulandığını, büyük bir savaştan çıkan ülkenin neleri başarabildiğine tanık olduklarını söyledi. [caption id="attachment_47725" align="alignnone" width="700"] ( Emrah Yaşar - Anadolu Ajansı )[/caption]