Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti Siyaset Akademisi'nin açılışında açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları;
"Burada geleceğin siyasetçileri yetişecek. Van'daki 18 yaşındaki öğrenciyle Kütahya'daki 70 yaşındaki çiftçi siyaset akademisinde buluşacak. AK Parti ve siyaset akademisinin kapısı herkese açıktır. Derdi millet ve ülke olan kardeşlerimiz bu çatının altında yer alacaktır. AK Parti Gençlik Kollarından bugün her düzey mevkide siyasetçimiz var. İlk defa siyaset akademisiyle bu çatıya giren bugün her seviyede sorumluluk alan bir sürü insan var. Bu durum AK Parti'nin kendisinin bir siyaset okulu haline geldiğini göstermiştir."
"Ne kadar vatandaşımız siyasette aktif halde katılırsa siyaset o kadar kaliteli hale kalır. AK Parti'nin üye sayısının on buçuk milyona yakın olması gurur kaynağımızdır. Ülkemizde bilişnçli bir şekilde siyasetin ve siyestçinin itibarını düşürmeye yönelik kampanya yürütülüyor."
"İstanbul'da bir aylık kampanyanın testini yapalım istedik. Ocak ayında ne kadar üye yapıldı? Bir ayda 45 bin üye yaptık. Fatma Betül Sayan Hanfendi ile klasörleri rastgele açtık. Telefonlarla aradık. Bir tane boş yoktu. Hepsi üye olduğunu biliyordu. Bütün illerde aynı şeyi devam ettireceğiz. Arakadaşımızın hepsi bu çalışmalara devam dönem. Önümüzdeki dönem siyaset akademileriyle daha çok üye kazanacağız."
"Değerli arkadaşlarım, insan fani bir varlık olduğuna göre siyaset de gelip geçici bir uğraştır. Siyasetti makamlar orada bulunmak için değil en doğru ve hayırlı hizmetleri sunmak için vardır. Ben bu koltuğa oturdum buradan kalkmayacağım diye bir şey yok. Sen de gelip geçicisin. Bu aralar Bay Kemal'in ağzından bir şeyler çıkıyor. Aç tavuk kendini buğday ambarında sanırmış. Siz tek partili dönemden beri aynı şeyi söylüyorsunuz. Bu millete çok zulüm ettiniz, çok çektirdiniz. Bu millet sizi bir daha seçmez. Tarih boyunca nice şan şöhret sahipleri gelip gitmiştir. Hüsnü Mübarek ne oldu, öldü. Bir zamanlar neydi? Şimdi ne oldu. İnsanlardan sadee geriye yaptıkları kalır.
Siyasetteki makamlar milletin emaneti gerçeği olduğunu hiçbir zaman aklımızdan çıkarmamalıyız. Bu hassasiyeti yüreğinde hissetmeyen kişiden siyasetçi olmaz."
"Biz 18 senedir çalışıyoruz. Türkiye'nin 81 vilayetini eserlerle donattık. Elhamdülilah eserimizin olmadığı il yok. Yaptıklarımızın onlarla mukayesesi kabul edilemez bilir. Şurada 18 senede 23 bin km yol yaptık. Onların onlarca yılda yapmadığını yaptık. Şu anda üniversitenin olmadığı il yok. Hakkkarili bir öğrenci üniversiteye gidiyor. Bizim öğrencilik yıllarımızda on öğrenciden bir tanesi üniversiteye giriyordu, şimdi onda on."
"Yüzünüzden tatlılık, gölünüzden cömertlik eksik olmadığı sürece, sınırlarınız Allah'ın emirleri ve milleti,n beklentileridir. Milli iradeyi hiçe sayarsanız, haramı helali umursamazsanız, halkın ve hakkın rızasına nail olamazsınız. Bizim milletimiz bunun ayrımı çok iyi yapar. Kibir kendini üstün görme en tehlikeli bataklıktır. Buraya saplandığınızda artık iflah olmanız mümkün değildir."
"Adaleti gözetirseniz siyaseten küçülmez tam aksine büyürsünüz."
"Adaletin olmadığı dünya oksijensiz dünya gibidir, orada yaşanmaz."
"Aile İmam Azam'a niye bize kırk gün beklettiniz der. İmam Azam da şunu söyler. Siz geldiğinizde ben de nefsimi test ettim kırk gün bal yemedim der."
"Elbette siz hakkaniyete uyarsanız milletin sizin bağrına basacağından şüpheniz olmasın. İlk gençlik yıllarından itibaren yanında bulunduğum Erbakan Hocamızdan çok şey öğrendiğimi belirtmek isterim. Erbakan bir büyük siyaset adamıydı, inandıkları uğrunda mücadele ederdi. Tüm ümmet için hayatını adamıştı. Bu ülkenin kendi uçağını yapabileceğine, kendi sanayisini kurabileceğine yürekten inanırdı. Kurduğumuz siyasi anlayışta Merhum Hocamızın yolumuzu açtı."
"Değerli kardeşlerim siyaset demek, ülke için eser üretmek millet için değer üretmek demektir."
"Üniversite sayısını 76'dan 207'ye çıkardık. Her ilimizde üniversite var. Öğrenci sayısını 8 milyona yükselttik. İsteyen her gencimize üniversite eğitimi alma imkanı getirdik."
"Yüzme havuzu, spor salonu sayılarını arttırarak devrim yaptık. Niye gençleri kötü alışkanlıklardan kurtaralım diye. Gençlerimizin sporla uğraşsın diye. Ahlakıyla mükemmel bir nesil yetiştirelim diye."
"Hastane ve sağlık kuruluşları sayısını yükselttik. Hatırlayın 18 önce bu hastanelerin hali neydi? Bay Kemal SSK müdürüyken bu hastanelerin hali neydi? Allah bunların eline düşürmesin. Bunların hastane dönemlerinde zaten hastanelerimizde hijyen diye bir şey söz konusu değildi. Koğuş sistemi vardı, sağlam biri hasta çıkardı. Tuvaletler rezildi. Her taraf kan revan içinde. Başta kim var? Bay Kemal. Siz o dönemleri hatırlamıyor musunuz? Bir rontgen için 7-8 ay sonraya gün verildi."
"Sağlık kuruluşlarımızı ambulanslarla donattık hekim ve sağlık çalışanı sayımızı arttırdık."
"Yardımcı personel sayımızı arttırdık. Kanunları yenileyerek, hukuk devleti ilkesinin en güçlü şekilde hayata geçmesine sağladık."
"Bekçilerimizle, polisimizle, askerlermizle vatanımızı 24 saat koruyoruz. Adeta destan yazıyoruz. Demiryollarımızın büyük bir kısmını kullanıma açtık. Havalimanı sayımızı 26'dan 56'ya çıkardık. Şu anda neredeyse Türkiye'da havalimaı uzaklıkları evlerimize yarım saat kırk beş dakika. Vatandaşlarımız artık otobüs yerine uçak tercih ediyor."
"Yurtdışında 60 noktaya uçan filodan 300'ü açkın noktaya uçuş yapan dünya liderliğini oturan bir ülke oldu. İstanbul'da hizmete giren havalimanımız, dünyanın en iyi havalimanlarından biri. Edevlet üyesi 45 milyona fiber internet abonesi 3 milyon üzerine çıktı. Ülkemizin milli gelirini satın alma paritesiyle 13. sıraya yükselttik. Ülkemizi 2002'ye göre çok yüksek bir noktada. Hizmet ihracatımız 51 milyar dolara, Turüst sayımız 52 milyona yükseldik."
"Bugün Çin'de yaşanan sorunlar nedeniyle, alternatif olarak gözler Türkiye'ye dönüyorsa bunda güçlenen sanayi altyapımızın büyük bir payı var."
"91 bin megabaytın üzerine çıkan enerjimizi üç katına çıkardık. Ülke karanlıktan geçilmiyorduk. Ülkemizin rüzgar ve su enerji kaynaklarını arttırdık. Sondaj gemlerimizde yeni enerji arayışlarına girdik. Daha önce bizim sismik araştırma gemimiz yoktu. Yalvar yakar dünyadan istiyorduk. Artık bunlar tarih oldu. Bize ait iki tane sisimik araştırma, üç tane sondaj gemimiz var. Kendi denizlerimizde ve başka denizlerde arama yapma özgürlüğüne kavuştuk. Şimdi Libya ile ortaklığımda bu durum söz konusu. Malum çevreler bundan korkuyor. O darbeci Hafter bundan korkuyor."
"Libya'da daha önce Hafter lehine gelişen yapıyı, hamdolsun tersine döndük. İdlib'de olan gelişmeler lehimize döndü. İdlib'de üç tane şehidimiz var, rejimin kaybı çok büyük."
"Biz bu topraklar huzur toprağı olsun istiyoruz. Binlerce vatandaşını öldüren bir Esed'i dost olarak kabul etmiyoruz. Siyasette her mevzi her meki her temsil önemlidir. Biz Adana Mutabakatıyla Suriye'deyiz. Rusya'nın desteği olmasa Esad'ın ayakta durması mümkün değil."
"Mesela geçtiğimiz günlerde Avrupa Parlamentosu'nda bir rapor gündeme geldi. Bu rapor Avrupa'daki kayıp mülteci çocuklarını gündeme taşıdı. Biz kökeni, dini ne olursa olsun her insan bizim için hizmete layıktır. Avrupa ise kapısına gelen mazlumları tehdit olarak görüyor. Böylesine derin insani boyutları olan bir konu belki vicdanları harekete geçiririz diye ümit ediyoruz. Geçenlerde yaşanan olaylar malum. On bin Müslüman öldürüldü. 25'i bizim vatandaşımız. e oldu yürekleri acıyor mu? Hindistan katliamların adeta cirit attığı bir ülke haline geldi. Dersanede ders çalışan çocukları ellerinde demirlerle sopalarla dövüyorlar."
"Lafa geldiği zaman nüfusu fazla ya bunu arkasına sığınıyorlar. Adalet bununla tecelli etmez. Biz adleti ne olursa olsun koruyup, kollayarak yolumuza devam edeceğiz. Ecdadımız Orta Asya'dan Endülüs'e insanlara önem vermiştir."