Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Londra'ya hareketi öncesinde konuştu.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Londra'da NATO'nun birliğine vurgu yapılması bizim için temel öncelik. Çin ve Rusya ile ilişkilerin de gündeme gelmesi bekleniyor. Türkiye kendi öncelikleri çerçevesinde NATO ile işbirliği halinde çok yönlü bir dış politika yürütmektedir. İttifakın yenilenme ihtiyacında olduğu açıktır. 2000'lerin bakış açısıyla bugünü kavrayamayız. NATO'nun terör örgütlerinden kaynaklı asimetrik tehditler karşısında proaktif davranması gerekiyor. NATO'nun kendini yenilemesi kaçınılmazdır.
Dayanışma ve beraberlik NATO ittifakının ayakta tutan sütunlardır. NATO'nun caydırıcılığını azaltacak ittifakın gücüne zarar verecek popülist beyanlardan uzak durulmalıdır. Alternatif aramak yerine birliği daha güçlü kılacak çalışmalar içerisinde olmalarını bekliyoruz. Terör örgütlerine karşı ilkeli ve kararlı duruş sağlanmasını temin edecek bir değişimi tüm üye ülkelerle gerçekleştirmek mecburiyetindeyiz.
NATO'nun da sınırı olan güney sınırlarımızda müttefiklerimizi de etkileyen hadiseler yaşanıyor. Düzensiz göç hareketleri istikrarı tehdit ediyor. Müttefiklerimizin bizimle sergileyecekleri samimi bir dayanışma ittifakımızı zayıflatmaz güçlendirir. Londra'da müttefiklerimizden ilkeli bir tavır göstermelerini isteyeceğiz.
Bazı çevreler art niyetli şekilde ülkemizin NATO üyeliğini gölgelemeye çalışsa da bizim duruşumuz bellidir. Yaptığımız katkılar Türkiye'nin NATO'daki konumunun vazgeçilmez olduğunu gösteriyor. Londra'da bazı devlet ve hükümet başkanlarıyla da görüşeceğiz. Birleşik Krallık daveti üzerine Almanya ve Fransa ile dörtlü toplantı yapacağız. Bölgesel konuları ele alacağız."
Erdoğan ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
(Termik santral düzenlemesi) Her şeyden önce erteleme talebi ilk kez gelmiyor önümüze. Daha önceden ertelemeler yapıldı. Firmalar filtre çalışmalarını yapmadılar. Yeniden süre uzatımı talebinde bulundular. Biz bir şeyde kararlılığımız var. Paris sözleşmesiyle bir süreci yaşadık, yaşıyoruz. İklim değişiklikleriyle ilgili teklifler geldi ama sözlerinde durmadılar. Biz de imzayı atmadık. ABD de bunu imzalamış değil. Derdimiz havanın kirletilmesine ve insanımızın temiz havayı solumasına izin vermeyen kuruluşları çalıştıramayız. Yapılacak olan başta bu filtrenin yapılması kararı var. Ama siz bu karara uymazsanız siz para kazanacaksınız diye halkımızın zehirlenmesine izin veremeyiz. Bu yıl sonuna kadar kendileri ne gibi adımlar atarlar bilemem. Biz 2020 sonuna kadar imkan verelim... Böyle bir şeyi kabul etmem mümkün değildir. Büyük ihtimalle bu yeniden bir ihaleye gider başka bir çıkışı yok.
Çevre noktasında verdikleri sözleri tutmadılar. Kendileriyle görüştüğümüzde partikül değerleri düşürüldüğü vs böyle konuşuyorlar. İstediğin kadar söyle halkıma bakıyorum biz burada hava kirliliğinden yaşayamıyoruz diyorlar. Bu işin karar vericisi halkımdır. Kendileri buna uymadılar, benim de bunu tekrar Meclis'e göndermekten başta çarem yoktu. Meclis'te gerekli tartışmalar yapılır, bunun çözümü de yeniden ihaledir. Burada istihdam noktasında sıkıntılar yaşanabilir. Onu istismar ediyorlar. Bu konuyu da farklı bir yolla ortadan kaldırırız.
(Soylu'nun Adil Öksüz açıklaması) Bakanımızın ifadesi aslında bu haddini bilmez kendini bilmez malum kişi bu ülkeden kaçmıştır ama sürekli olarak gittiği ülkelerin yönetimlerince koruma altına alınmıştır. Belçika'ya Almanya'ya kaçıyor vs... Buna benzer yüzlerce terörist buralarda yaşıyor. Bunların hepsini istedik, adreslerini vererek ama bu teröristleri yönetimler bize teslim etmediler. Edenler var, onları açıklıyoruz. İçişleri Bakanlığımız yapılacak operasyonla karga tulumba alır gelir mi o farklı konu. Onu zamanla göreceğiz.
(Türkiye-Almanya- İngiltere-Fransa arasındaki zirve) Biz güvenli bölge ile çalışmalarımızı anlatacağız. Şu anda Fransa'yı Doğu Akdeniz olayı ciddi manada rahatsız ediyor olabilir. Libya ile yaptığımız anlaşma rahatsız ediyor olabilir. Gündeme getirdikleri halde bu Libya ve Türkiye'nin egemenlik haklarıdır. Bunu sizinle tartışmayacağız.
(Libya ile mutabakat) Yunanistan adımlarını atabilir. Bizim de adım atma hakkımız saklıdır. Gereği neyse anında yaparız. Bu konuyla ilgili olarak büyük ihtimalle Libya büyükelçisini dahi çekebilir. Şu anda büyükelçi ile muhatap oluyorlar. Dün aldığım bir haberle de Yunanistan Başbakanı bizimle görüşme talebinde bulundu. Kendisiyle bu görüşme zemininde konuşacağız. Yunanistan, Mısır, Güney Kıbrıs... Böyle bir üçlü çalışmayı yapmaları Libya ile attığımız adımı asla etkilemez. Libya ile bu noktada yazılı anlaşmamızı yaptık, imzayı attı. Meclis'ten de inanıyorum ki geçecektir.
(NATO'daki veto restleşmesi) Gündeme gelecek olursa tavrımız değişmez. Bizim terö örgütü olarak tanımladıklarımızı NATO tanımıyorsa biz tavrımızı değiştirmeyeceğiz. Bizim terör örgütü olarak gördüğümüz ve mücadele verdiklerimizi NATO'daki dostlarımız terör rögütü olarak görmezse atılacak her türlü adımın karşısında oluruz."