Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde kıldığı cuma namazı sonrası gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Bir gazetecinin 'corona virüs aşı olacak mısınız' sorusunu yanıtlayan Erdoğan, "Bu konuyla ilgili şahsen aşı olma konusunda sıkıntım söz konusu değil. Sağlık için gerekeni yapar ve aşı olurum" dedi.
Erdoğan, "Ülkede vatandaşlarımıza örnek olma konusunda böyle bir adımı atmamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Aşı temininde çeşitliliğin önemine dikkat çeken Erdoğan, "Çeşitlilik ilkesi var. Uğur Bey ile bizzat görüştüm. Olay sadece Çin değil Rusya ile de görüşmeler var" diye konuştu.
"GEREKLİ HESAP SORULACAK"
Cumhurbaşkanı, CHP lideri Kılıçdaroğlu'na açtığı manevi tazminat davası hakkında şunları söyledi:
"Şu anda Cumhurbaşkanlığı makamında olan bir kişi olarak her şeyden önce eleştiri değil hakaret seviyesine çıkan ifadeleri nedeniyle hukuk içinde bu kişiye gerekli hesap sorulmalıdır. Avukatlarım da şu anda hukuk dairesinde gereken neyse bunun hesabını bu şahsa soruyorlar. Olay budur çünkü edep denilen bir şey var. Bu ülkede cumhurbaşkanı ve makamına nasıl konuşulur nasıl oraya mesajlar verilir bunu öğrenmesi lazım."
CHP'NİN ŞİRAZESİ KAYBOLDU
CHP'li bazı yerel yönetimlerdeki taciz iddialarına ilişkin soru üzerine Erdoğan, şu yanıtı verdi:
"Bu konularla ilgili başından itibaren her zaman temiz belediyecilik, ahlaki belediyecilik vesaire, bu tür şeyleri konuşan bu zat, ne yazık ki bir defa tabanına, seçtiği elemanlarına sahip olmadığını çok açık net uygulamasını ortaya koymuş vaziyettedir. Hatta daha da ileri gidiyorum şu anda İstanbul İl Başkanlığını yürüten bayan biliyorsunuz çok ciddi bir cezai durumla karşı karşıyadır ve istinaftadır ve buradan da ne çıkacağı belli değildir. Şu çok açık net ortadadır, Cumhuriyet Halk Partisinin bir defa şirazesi kaybolmuştur. Şirazeden çıkmış bir siyaset anlayışıyla CHP istikametini kaybetmiştir ve bu istikameti toparlaması da bu saatten sonra artık çok çok zordur. Terör örgütleriyle dirsek dirseğe, kol kola yürüyen Ankara'dan İstanbul'a bir CHP ile bu dönemde tanıştık ve Millet İttifakı adı altında ne bulursa yanına alıp, burayla bir şeyler oluşturmaya gayret eden CHP, bundan sonraki süreçte de inanıyorum kendisini toparlayamayacaktır."
FRANSA'YA TEPKİ
Fransa'da Senato'dan sonra Ulusal Meclis'in de, hükümete, sözde "Dağlık Karabağ Cumhuriyeti'ni" tanıması çağrısında bulunan kararı onayladığı anımsatılarak, Minsk grubundaki bir ülkeden gelen bu adımı nasıl değerlendirdiğine ilişkin soru üzerine Erdoğan, Minsk'in arabulucu bir grup olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Arabulucu olan bir grubun kalkıp da bağlayıcılığı olmayan böyle bir yola tevessül etmiş olması manidardır. Yani Fransa'nın bir defa arabulucu hüviyeti bu saatten itibaren zaten kaybolmuştur. Niye? Sen arabulucusun. Öbür tarafta arabuluculuk yaptığın yerle alakalı kendi meclisinde, bu meclisin devlete bir tavsiye kararıdır aynı zamanda. Fakat Macron tabii Fransa'nın başına beladır. Macron ile Fransa aslında çok çok tehlikeli bir dönemi yaşıyor. Temennim odur ki bir an önce Macron belasından Fransa kurtulsun. Aksi takdirde sarı yeleklilerden kurtulamayacak. Bu sarı yelekliler daha sonra kırmızı yeleklilere dönüşebilir. Böyle bir belayla karşı karşıya. Şu anda kendileri yönetim olarak ne tür bir karar alacaklar, onu da göreceğiz. Nitekim bakanlar içerisinden de zaten şu anda olumsuz karar alanlar var biliyorsunuz."
"ÇOK SEVİYORLARSA MARSİLYA'YI ERMENİLERE VERSİNLER"
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in Fransızlara "Ermenileri bu kadar seviyorlarsa Marsilya'yı Ermenilere versinler." tavsiyesinde bulunduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:
"Aynı tavsiyede ben de bulunuyorum. Çok seviyorlarsa Marsilya'yı Ermenilere versinler. Olay bu kadar basit. Kaldı ki bu topraklar, Karabağ Azerbaycanlı kardeşlerimizin topraklarıdır ve 28 yıldır buralar işgal altında. İşgal altında olduğunu Amerika da kabul ediyor, Rusya da kabul ediyor. Fransa da kabul ediyor idi, şimdi ise farklı yollara tevessül ettiler. Tabii göbeğini bizzat Azeri kardeşlerimiz kendileri kestiler, şu andaki duruma gelindi. Hayırlı olsun diyoruz. Salı günü nasip olursa ben de oradaki törenlere inşallah eşimle beraber katılacağım." diye konuştu.
KADİR TOPBAŞ'IN SAĞLIK DURUMU
Cumhurbaşkanı Erdoğan soru üzerine, rahatsızlığı nedeniyle yoğun bakıma alınan eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın sağlık durumuna ilişkin, oğlu Hüseyin Topbaş ile sabah görüştüğünü söyledi.
Erdoğan, " 'Şu anda daha iyiye gidiyor' dedi. Ama maalesef bir sıkıntılı dönemi atlattı. Aslında ben de bir 15-16 gün önce kendisiyle görüştüğümde durum böyle değildi tabii. Fakat, ondan sonra bir olumsuz hava esti. Temenni ederiz ki yoğun bakımdan da bir an önce çıkar. Rabbim şifalar versin. Duadayız" ifadelerini kullandı.