ÇANAKKALE (AA) - Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tolga Bekler, sabah saatlerinde Çanakkale'nin Ayvacık ilçesinde meydana gelen 5,3 büyüklüğündeki depreme ilişkin, 'Deprem, enerjisi itibarıyla yapısal hasar oluşturabilecek özellikte olmayıp, mühendislik yapıları dışında hasar etkisi zayıf olarak tanımlanabilir.' dedi.
Bekler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu depremin üniversite istasyon kayıtlarına göre büyüklüğünün 5,4 olarak hesaplandığını kaydetti.
Bölgenin depremselliği, 'aletsel dönem' olarak da bilinen 1900 yıllarından sonra oluşan sarsıntılar incelendiğinde, bu depreme eş değer ve daha büyük depremlerin görüldüğüne işaret eden Bekler, '1912 depreminden bu yana 1983 yılına kadar büyüklükleri 6,1 ile 7,3 arasında değişen 12 deprem kuzeybatı Ege ve Biga Yarımadası'nda oluşmuştur. Bunlardan en önemlileri 7,3'er büyüklükleriyle 1912 Mürefte ve 1953 Gönen depremleridir. Her iki deprem için de olasılıksal çalışmalar, depremin tekrarlama aralığının 60-130 yıl olduğunu göstermektedir.' bilgisini aktardı.
Sabah saatlerinde meydana gelen depremin yerin yaklaşık 6 kilometre derinliğinde olduğunu aktaran Bekler, 'İlk çözümler, Kuzey Anadolu Fayı’nın güney kolu olarak bilinen ve Biga Yarımadası Yenice Fayı doğrultusu boyunca geçen Ayvacık açıklarında kuzeybatı yönlü yanal atımlı ve normal bileşenli bir fayın kırılması sonucu oluşan bir depremi işaret etmektedir. Deprem, Çanakkale merkeze de yaklaşık 80 kilometre uzaklıkta, denizde olmuştur. Deprem, enerjisi itibarıyla yapısal hasar oluşturabilecek özellikte olmayıp, mühendislik yapıları dışında hasar etkisi zayıf olarak tanımlanabilir.' ifadelerini kullandı.
'Heyelanlara neden olabilir'
Bekler, yaşanan afetin bölgede denge halindeki heyelanları az da olsa harekete geçirebilecek bir deprem olduğuna dikkati çekerek, 'Kırsal bölgelerde betonarme olmayan ve mühendislik niteliklere sahip olmayan yapılarda orta şiddetli hasar oluşturabilecek deprem yaşadık. Ana deprem sonrası çok sayıda küçük depremler bölgede belirli bir süre içerisinde devam edecektir. Deprem sonrası 3 saat içinde 51 deprem olmuştur.' değerlendirmesinde bulundu.
Bursa depreminin habercisi olarak anılmaması gerek
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şube Başkanı Engin Er de bu sarsıntının, beklenen büyük İstanbul veya Bursa depreminin habercisi olarak anılmaması gerektiğini belirterek, depremin Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın bir hareketi olduğunu kaydetti.
Anormal bir durumun bulunmadığını, çevredeki normal bir deprem olduğunu anlatan Er, 'Marmara ve Ege bölgelerinde son 4-5 yıldır depremlerde artış var. Aslında buna dikkat çekmek lazım. Bu bir enerjinin başka bir noktaya boşalması şeklinde meydana geldi. Bu aralar elimizdeki grafiklere baktığımızda aynı bölgelerde 3, 3,7 gibi depremler sürekli oluyor. Yani bölgede sistem hareketli.' yorumunu yaptı.
