23 Nisan 1920 tarihi Türk Milleti için büyük önem taşımaktadır. Muhteşem bir hürriyet mücadelesinden sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi`nin açılışıyla birlikte yeni bir devleti tarih sahnesine çıkaran Türk Milleti, bağımsızlığa olan inancı sayesinde inanılmaz bir mücadele örneği sergilemiştir.
“Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir” şiarıyla kenetlenen ecdadımız, zor şartlarda dahi olsa bağımsızlığını tesis etmeyi başarmış; milli iradenin tecelligâhı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açarak tüm dünyaya “Ben ezelden beridir hür yaşadım hür yaşarım.” demiştir.
Kuruluşumuzun ve kurtuluşumuzun sevk ve idaresini yapan Meclisimiz, o günden bu yana daha yaşanabilir, daha müreffeh, daha huzurlu ve daha güçlü yarınlar için çalışmaktadır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, istiklalimizin temini kadar istikbalimizin tesis edilmesi gerektiği düşüncesiyle, bu kutlu günü Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak çocuklarımıza armağan etmiş ve bu bayram neredeyse bir asırdır, tüm dünya çocuklarıyla birlikte kutlana gelmektedir. Bugünün çocuklara armağan edilmesi ülkemizin ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vizyonunun genişliğini gözler önüne sermektedir.
Unutulmamalıdır ki; çocuklarımız Türkiye Cumhuriyeti Devleti‘nin teminatıdır, barışın ve umudun simgesidir. Dolayısıyla onları mutlu edebilmek, onlara iyi bir gelecek sunabilmek, çocuklarımıza milli ve manevi değerler aşılayarak, topluma faydalı bireyler oluşturmak hepimizin görevidir.
Bu duygu ve düşüncelerle; TBMM‘nin açılışının 99.yılı nedeniyle, Başta Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Meclisimizde kuruluşundan itibaren hizmeti geçen tüm büyüklerimizi ve bu kuruluşun mimarı aziz şehitlerimizi minnet ve şükranla anıyorum.
Büyük Türk Milleti`nin ve sevgili çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının 99. yıldönümü kutlu olsun.