Bursa'da çıraklıkla başladı 3 bin parçalık koleksiyonu oldu

Bursa

Bursa'da 13 yaşındayken çırak olarak yanında işe başladığı ustasının koleksiyonlarını dizerek ve bakımını yaparak iğne oyasıyla tanışan İbrahim Koca, 38 yılda yaklaşık 3 bin parçalık iğne oyası koleksiyonu oluşturdu

Bursa'da 13 yaşındayken çırak olarak yanında işe başladığı ustasının koleksiyonlarını dizerek ve bakımını yaparak iğne oyasıyla tanışan İbrahim Koca, gönül verdiği bu sanatta 38 yılda yaklaşık 3 bin parçalık koleksiyonun sahibi oldu.

Hayali ve halk kültürleri araştırmacısı Recep Şinasi Çelikkol'un yanında 1981 yılında 13 yaşındayken çırak olarak işe başlayan Koca (51), ustasının el sanatları eserlerinden oluşan koleksiyonlarının bakımını yaparken iğne oyası ile tanıştı. 

İşinin turizmle bağlantılı olması dolayısıyla Japon arkadaşlar edinen Koca, Türk el sanatlarına olan ilgisinden dolayı kent kent gezerek halı, kilim, çorap, nakış, baskı, yazma ve iğne oyaları üzerine araştırmalar yapan Ikumi Nonaka ile tanıştı ve onunla iğne oyaları üzerine araştırmalar yaptı.

İğne oyası için Türkiye'de birçok kente giden Koca, bu kentlerden topladığı yaklaşık 3 bin parçayla kendi koleksiyonunun sahibi oldu.

Koca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, halk kültürleri araştırmacısı Şinasi Çelikkol'un yanında yetiştiğini ve çocukluğundan beri iğne oyasıyla yapılan el sanatları ürünlerine ilgi duyduğunu anlattı.

İş yerine oya satmaya gelenlere merakından ve ilgisinden dolayı "Nerelisiniz, kim yaptı, oyanın adı ne, ne zaman yapıldı, oyanın bir hikayesi var mı?" gibi sorular sorduğunu aktaran Koca, her işlenen iğne oyasına, yapanın anılarının, sevinci ve mutluluğunun yansıdığına inandığını söyledi.

"İğne oyalarının kayıtlarını tuttum"

Çıraklık döneminde ustasına gelen iğne oyalarının kayıtlarını tuttuğunu ifade eden Koca, "Nereden, kimden ve hangi yöreden aldık, bu oyanın adı nedir gibi bilgileri kaydettim. Öyle büyüdüm ve güzel bir koleksiyona sahip oldum. İğne oyası koleksiyonumda özellikle Bursa yöresini ele aldım çünkü Bursa hakikaten çok büyük bir kültüre sahip. İğne oyalarının üzerinde nereden alındığı ve kaç yıllık olduğu mevcut. Yaklaşık 3 bin parça eserim var. Çoğunluğu Bursa yöresi iğne oyaları." dedi.

Geçen yıl Bursa Büyükşehir Belediyesinin katkılarıyla ilk kez Bursa İpek İğne Oyaları Uluslararası İpek Festivalini düzenlediklerini hatırlatan Koca, "Festivale Türkiye'nin birçok şehrinden koleksiyonerler geldi. Büyükşehir Belediyesi, festivali sürekli hale getirmek istiyor. Değişik illerden de buna benzer festivallerin yapılması için teklifler geldi. Bu festivalle bizim de hedeflerimiz büyüdü." diye konuştu.

"Bulgaristan'dan, Almanya'dan, Amerika'dan davetler var"

İğne oyasının zaman içinde unutulmaya yüz tuttuğuna dikkati çeken Koca, koleksiyonerlerin ve bu işe gönül verenlerin çabalarıyla yeniden yaygınlaştırılmasına çalışıldığını söyledi. 

Koleksiyonundaki eserlerin sergilenmesi için yurt içinden ve dışından teklifler aldığını da dile getiren Koca, şunları kaydetti:

"Bulgaristan'ın Plovdiv şehri 2019 Avrupa Kültür Başkenti seçildi. Onlardan bu koleksiyonun sergilenmesi için teklif geldi. Japonya'dan geliyor. Japonlar bizim iğne oyasının canlandırılması için çok büyük katkı sağlıyorlar. Hatta Tokyo'da dernek bile kuruldu. Dernek çok büyük bir kitleye sahip. Dernekte iğne oyası talebeleri var. Japonya'da bu sanata ilgi ve alaka daha çok artıyor. Onlarda da çok ince sanatlar olduğu için bizim iğne oyasına gerçekten çok gönül verdiler, benimsediler. Amacım yurt dışına açılmak. Bu sanatı yabancılara da tanıtmak istiyorum. Ayrıca iğne oyasında kullanılan ipek ipini tanıtmak isterim. Bulgaristan'dan, Almanya'dan, Amerika'dan davetler var.