Osmanlı payitahtı Bursa'da her akşam sohbet ve sema programlarının düzenlendiği 450 yıllık binada, ramazan akşamları ayrı yoğunluk yaşanıyor.
16. yüzyılda Şeyh Yakub Çelebi tarafından İbrahimpaşa Mahallesi'nde yaptırılan Karabaş-i Veli Dergahı, 1925 yılından sonra farklı amaçlarla kullanıldı.
Osmangazi Belediyesi tarafından 2006'da restore edildikten sonra Karabaş-i Veli Kültür Merkezi ismiyle hizmet veren tarihi yapıda, 10 yıldır her gün aralıksız sema gösterisi sunuluyor.
Yaz kış demeden her günü dolu olan tarihi mekanda, ramazan ayında ayrı bir yoğunluk yaşanıyor. Binlerce yerli ve yabancı turist, özellikle sema izlemek için Bursa'ya geliyor.
Merkezin bahçesinde iftarla başlayan ramazan akşamında, çay ve lokma ikram ediliyor. Haftanın iki günü Mevlevi Üstadı Mustafa Özbağ'ın sohbetlerinin olduğu merkezde her akşam sunulan sema gösterileri, etkileyici renkli görüntülere sahne oluyor.
Mevlevi Üstadı Mustafa Özbağ, ramazanın İslam alemi için bereket, lütuf, maddi ve manevi ikram ayı olduğunu söyledi.
Bu ayda kulların Cenab-ı Allah'a daha da yakınlaştığını belirten Özbağ, 'Burası 450 yıllık bir merkez. Burada akşamları herkese açık iftarlar devam ediyor. Aynı zamanda yılın her günü sema gösterileri ve öğretileri yapıyoruz. Burada her gün sema öğretisi veriliyor. Aynı zamanda normal günlerde akşamları ve ramazan aylarında iftardan sonra sema gösterisi oluyor.' dedi.
Cumartesi akşamları da Mesnevi okumaları ve sohbetlerin yapıldığını aktaran Özbağ, 'Burası herkese açık ve merkezin bahçesi olduğu için insanlar rahatlıkla gelip sema gösterilerini ve sohbetleri takip edebiliyorlar. Bazı vatandaşlar, iftarlıklarını evden getirip oruçlarını burada da açabiliyorlar. Buradaki arkadaşlar da vatandaşlara hizmet ediyorlar. O yüzden her gece dolu dolu ramazan günleri yaşanıyor.' diye konuştu.
Özbağ, merkeze, yurt dışından da çok sayıda yabancı turistin geldiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
'Uzakdoğu ve Afrika ülkelerinden, Fransa, Almanya, Hollanda, Amerika'dan gelen yabancı turistler var. Ramazan ayında yerli ve yabancı turist sayısı daha da artıyor. Yurt dışından gelenlerin çoğu farklı inanışlara sahip. Neye inanıyorlarsa inansınlar bizim kapımız herkese açık. Neye inanıyorlarsa inansınlar bizim kapımız herkese açık. Bu inancın saflığını ve berraklığını görüyorlar ve memnun oluyorlar. Ramazanda hem yurt dışından hem de yurt içinden misafirimiz bir hayli var.'
