AK Parti teşkilatları tarafından 81 vilâyette eş zamanlı olarak, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ve gazeteci Can Ataklı'nın darbe, CHP'li Fikri Sağlar'ın ise baş örtüsü ile ilgili açıklamaları hakkında ilişkin duyurusunda bulunuldu.
Bursa Adliye Sarayında yapılan suç duyurusunun ardından açıklamalarda bulunan AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, “Elbette, en başından beri her dönemde millî iradenin üstünlüğünü hazmedemeyenler olmuştur. Milli irade düşmanlığı, kimi zaman darbeci, kimi zaman vesayetçi, kimi zaman marjinal akımların temsilcisi olarak karşımıza çıkmıştır. Hepsi de faşizmin en ilkel, en karanlık, en nobran söylemleri ve eylemleriyle millete, milletin değerlerine, tarihine, kültürüne saldıran köhne zihniyetin mensuplarıyla mücadele etmek, kendine bu ülkenin demokrat, yerli ve milli bireyi olarak gören herkesin en başta gelen sorumluluğudur. Türkiye’nin kalkınma ve demokrasi yolculuğunda kat ettiği mesafedeki başarısı; akıl, vicdan ve iz'an sahibi herkes tarafından takdirle teslim edilmektedir. 2023 hedeflerinde somutlaşan büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası gayretlerimizi inşallah zaferle neticelendireceğiz” dedi.
Tabi bu süreçte, eski Türkiye’de kaldığını ümit ettiğimiz faşist zihniyetin, bulduğu her fırsatta adeta hortlamasının yol açtığı tedirginliği de hep birlikte yaşadığımızı belirten Başkan Gürkan, “Kimi zaman milli iradenin tecelligahı olan meclisin mehabetini bozan, kimi zaman medya mecralarını kirleten, kimi zaman eskiden mensubu oldukları kurumların saygınlığına zarar veren bu zihniyet sahipleriyle hukuk önünde hesaplaşmakta kararlıyız. Bu örneklerden biri, CHP’nin resmî yayın organı olan bir televizyon kanalında “baş örtülü bir hakimin tarafsız olamayacağını ve adil yargılama yapamayacağını” söyleyen, eski milletvekili ve bakan Fikri Sağlar’ın ortaya koyduğu tavırdır. Gazeteci kimliğiyle yaptığı bir sosyal medya paylaşımında ise Can Ataklı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan seçimle gitmeyeceğini, ordunun darbe kabiliyetinin kalmadığını, artık tek ümidin ülkenin halkta öfkeye yol açacak büyük bir felakete uğraması olduğunu söyleyebilecek kadar derin bir sefalete düşmüştür. Aynı şekilde, Genelkurmay eski Başkanlarından İlker Başbuğ’un, 27 Mayıs darbesinin, şayet rahmetli Menderes erken seçim kararını ilan etseydi olmayabileceği, böyle bir durumda da iktidarın zaten CHP’ye geçeceği yönündeki açıklamaları, zihinlerin gerisindeki darbe sevdasını açık etmiştir. Bugün seçilmişlerin en kritik demokratik mücadele süreci devam ederken, bu tür söylemlerin ve yaklaşımların, kesinlikle iyi niyetli olmadığı, arkasında farklı ajandaların ve gayelerin bulunduğu tartışmaya mahal vermeyecek şekilde açıktır. Unutulmamalıdır ki terörle ve her türlü vesayet odağı ile mücadele demokrasiyi koruma mücadelesidir. Hak ve özgülük mücadelesinde ülkemizin elde ettiği kazanımlara, vesayetten darbeye, terör örgütlerinin saldırılarından uluslararası tuzaklara kadar nice badireleri göğüsleyerek sahip çıkan milletimizin, bu karanlık zihniyete de hak ettiği dersi, demokrasi ve hukuk sınırları içinde vereceğinden şüphe duymuyoruz” diye konuştu.