Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Mühendisliği bölümünden sınıf üçüncüsü olarak mezun olan ve 2010 ile 2012 yılında yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı'ndaki (KPSS) 'usulsüzlükler' nedeniyle atanamadığını belirten Nilgün Sever, hakkını yiyenlerden hesap sorulmasını istiyor.
Sever, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2009'da üniversiteden mezun olduğunu, sonraki yıllarda girdiği KPSS ve atama dönemlerinde mağduriyetler yaşadığını anlattı.
Mezun olduğundan beri hiç kendi alanında çalışamadığını belirten Sever, '2010'da KPSS'ye ilk defa girdim. Hazırlanmadan girsem de sınavdan beklediğim gibi bir sonuç alamadım. Ondan sonraki dönemlerde de her sene denedim şansımı. Sadece 2014'te özel sebeplerden dolayı giremedim. Evliyim ve iki yaşında bir kızım var.' diye konuştu.
Sever, 2012'de sıkı bir şekilde KPSS'ye hazırlandığını dile getirerek, şunları kaydetti:
'O yıl hedefim ve beklentilerim çok fazlaydı ama sonuç, beklentimin çok altında oldu. 60-70 arası bir puan bekliyordum ama daha az geldi, inanamadım. Pes etmedim ve bütün tercihleri değerlendirdim. Doğu illerine kadar tercih yapmayı göze aldım ama olmadı. 2012-2013'te kooperatifler, ziraat alanında alım yapıyordu ve atanmak için 50 puan yeterliydi. Benim de puanım 58'di. O yıl, 'kesin' gözüyle bakıyordum ve şansımın büyük olduğunu düşünüyordum. Nedense bir türlü nasip olmadı. Aynı sene benimle hazırlanan kendi alanımdan, başka alanlardan arkadaşlarım vardı. Onların arasında da aynı beklentide olup benim gibi hayal kırıklığına uğrayanlar vardı. Hepimiz çok şaşırdık.'
Atanacak sayıya, açık kadrolara bakıldığında çok umutlu olduklarını ancak beklentilerinin karşılıksız kaldığını aktaran Sever, 'Umudumuz çok büyüktü ama olmadı. Hiç ummadığım, puanı benden çok daha düşük kişiler kadrolara girdi. Çevremizden bildiğimiz düşük puanlılar atandı biz kaldık. Çok şaşırdık bu atamalara.' ifadesini kullandı.
- 'Şu an yaşananlar, hava kirliliği'
Yaşadığı mağduriyeti hukuk platformuna taşımadığı için pişman olduğunu aktaran Sever, 'Son 12 gündür yaşananlara çok şaşırıyoruz. Zaten hep bu grubun sonunun bir gün geleceği konusunda bir beklentim vardı.' dedi.
Sever, bu yıl yine KPSS'ye girdiğini belirterek, şöyle devam etti:
'Çok büyük hayallerimiz vardı. Evlendiğimde mesleğini yapan biri olarak çocuğuma, çalışan, örnek bir anne olmak isterdim. Şu an hiç üniversite okumamış gibi evde oturan biriyim. Bu, insanın çok gücüne gidiyor. O kadar emek sarf ediyorsunuz, yıllarca aileden uzakta hasret çekiyorsunuz, oralarda barınak, yeme-içme, çevre açısından sıkıntılar çekiyorsunuz ama bunların karşılığını alamıyorsunuz. Hayal kırıkları, psikolojik yıpranmalar oluyor ki, bunu mezun olduktan sonra yaşadım Hala da yaşamaya devam ediyorum. Benim kolumda altın bileziğim var ama değerlendiremiyorum, bozduramıyorum, harcayamıyorum, hiçbir şey yapamıyorum.'
'Şu an yaşananlar, hava kirliliği' diyen Sever, bu kirli havayı temizlemenin bir hayli zaman alacağını vurguladı.
Mağdur olanların yarasının çabuk kapanmayacağını ifade ederek, 'Bunların içinde olup, bunlara uymayan ve şu an mağdur olan çok insan da var. Bunların da temizlenmesi, çok zaman alacak. Psikolojik olarak çok yıpranmalar olacak ama zamanla Türkiye, daha güzel olacak. Bizlere bu mağduriyeti yaşatanlardan hesap sorulmalı.' dedi.
15 Temmuz'dan bu yana ülkedeki gidişatın güzel olduğunu dile getiren Sever, şunları kaydetti:
'Bu, göz yaşartıcı bir durum. En azından başka ülkelere benzemedik. Bir tarih yazıldı. Bu gidişatta umutla herkes, bir şeyler bekliyor. Tabii ki birçok anne baba sadece işçi maaşıyla çocuğunu okutmaya çalışıyor. Bu hiç kolay bir şey değil. Devlet, birçok konuda öğrencinin, işçinin, emekçinin arkasında durmaya çalışıyor. Gidişatı çok güzel görüyorum. İnşallah daha da güzel olur. Çünkü biz de nesil yetiştiriyoruz. Gelecek nesillere güzel bir gelecek bırakmak istiyoruz.'